29 Ocak 2013 Salı

Özdemir Asaf

Özdemir Asaf (11 Haziran 1923; Ankara - 28 Ocak 1981; İstanbul), Cumhuriyet dönemi Türk şairlerdendir.
11 Haziran 1923 tarihinde Ankara'da doğdu. Asıl adı Halit Özdemir Arun'dur. Babası Mehmet Asaf Şura-ı Devlet'in kurucularındandır. Babasının öldüğü yıl, 1930, Galatasaray Lisesi'nin ilk kısmına girdi. 1941 yılında 11. sınıfta, bir ek sınavla Kabataş Erkek Lisesi'ne geçip 1942 yılında mezun oldu. Hukuk Fakültesi'ne, İktisat Fakültesi'ne (3. sınıfa kadar) ve bir yıl Gazetecilik Fakültesi'ne devam etti. Bu arada Tanin ve Zaman gazetelerinde çalıştı ve çeviriler yaptı. İlk yazısı Servet-i Fünun, Uyanış dergisinde çıktı. 1951 yılında Sanat Basımevi'ni kurdu ve kitaplarını Yuvarlak Masa Yayınları adı altında yayımladı. 28 Ocak 1981'de hayata veda etti. Özdemir Asaf'ın ilk eşi Sabahat Selma Tezakın'dan Seda isimli bir kızı; ikinci eşi Yıldız Moran'dan ise Gün, Olgun ve Etkin adında üç oğlu vardır.

 

Eserleri

Şiir

  • Dünya Kaçtı Gözüme - 1955
  • Sen Sen Sen - 1956
  • Bir Kapı Önünde - 1957
  • Yumuşaklıklar Değil - 1962
  • Nasılsın - 1970
  • Çiçekleri Yemeyin - 1975
  • Ben Değildim - 1978
  • Bugün ve Bugün (Yayımlanmamış şiirler) - 1984
  • Benden Sonra Mutluluk (Yayımlanmamış şiirler)
  • Çiçek Senfonisi (Toplu şiirler) - 2008
  • Sen Bana Bakma, Ben Senin Baktığın Yönde Olurum (Kendi sesinden şiirler) - 2012

Etika

  • Yuvarlağın Köşeleri - 1961
  • Yuvarlağın Köşeleri-2 (Ölümünden sonra) - 1986

Öykü

  • Dün Yağmur Yağacak (Ölümünden sonra) - 1987

Otokopi, deneme

  • Özdemir Asaf'ça (Ölümünden sonra) - 1988

 


O Işık



Ben yoksam, biliyorum, ben sende yokuz..
Sen yoksan, biliyorum, sen bende yokuz..
Ve de gözlerimizde bir o ışık.. ki..
O yoksa, biliyorum, biz bizde yokuz.

24 Ocak 2013 Perşembe

Ahmet Hamdi Tanpınar

Ahmet Hamdi Tanpınar (23 Haziran 1901; İstanbul – 24 Ocak 1962; İstanbul), çağdaş Türk romancı, öykücü ve şair. Aynı zamanda 1942-1946 yılları arasında TBMM'de Kahramanmaraş milletvekilliği yaptı.

Yaşamı

23 Haziran 1901'de İstanbul'da doğdu.1923 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ni bitirdi. Liselerde ve yüksek okullarda çeşitli dersler okuttu. 1939 yılında İstanbul Üniversitesi’nde Yeni Türk Edebiyatı profesörlüğüne atandı. 1942-1946 yılları arasında Maraş Milletvekili olarak görev yaptı. Bir süre Milli Eğitim müfettişliği yaptı. Sonra 1949 yılında Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ndeki görevine döndü. Gençlik yıllarında Yahya Kemal ve Ahmet Haşim'in talebesi ve dostu olmuş, Batı edebiyatından Paul Valéry ile Marcel Proust'u kendisine üstad olarak seçmiştir. Bu yazarlar edebiyatta güzellik ve mükemmeliyete önplanda yer verirler. Onlara göre edebiyat, tıpkı resim ve musiki gibi "güzel sanat"tır. Onlardan farkı, boya ve ses yerine, insanı ve hayatı anlatmada bu iki vasıtadan çok daha zengin olan dili kullanmasıdır.
Tanpınar şiiri hayatının en büyük ihtirası haline getirmiş, fakat asıl kabiliyetini şiir estetiğine göre yazdığı mensur eserlerde göstermiştir. İlk şiiri 1920’de yayımlanmıştır. Geniş okuyucu kitlesi onu umumiyetle lise kitaplarına ve antolojilere giren "Bursa'da Zaman" şiiri ile tanır. Altmış kadar şiirinden ancak otuz yedisi ile, tek şiir kitabını ölümüne yakın çıkardı: Şiirler (1961; Bütün Şiirleri adıyla genişletilmiş olarak 1976). Şiirlerinde bir imaj ve müzik kaygısı taşıdığı, hikâye ve romanlarında da, başta zaman teması olmak üzere, psikolojik anları, bilinçaltını aradığı, yansıttığı görülür. Çeşitli baskıları olan eserleri Dergah Yayınları’ nda toplanmaktadır. Enis Batur 1992 yılında Ahmet Hamdi Tanpınar'dan “Seçmeler” adlı bir kitap hazırladı. Yazar ile ilgili yayınlanmış en son eser 2007 yılının sonunda çıkan "Günlüklerin Işığında Tanpınar'la Başbaşa"dır. Eser Tanpınar'ın 1953 yılında yazmaya başladığı ve 1962 yılında vefatına kadar tuttuğu notlardan oluşmaktadır. Hayatı boyunca sağlığından şikâyetçi olan Tanpınar, 23 Ocak 1962 günü geçirdiği kalp krizi ile Haseki Hastanesi'ne kaldırıldı. Ertesi sabah, ikinci bir krizle hayata veda etti. Namazı Süleymaniye Camii'nde kılınan Ahmet Hamdi Tanpınar'ın cenazesi Rumeli Hisarı Kabristanı'nda, hocası ve dostu Yahya Kemal'in yanı başına defnedildi. Mezartaşı üzerinde çok bilinen "Ne İçindeyim Zamanın" şiirinin ilk iki mısrası yazılmıştır:
"Ne içindeyim zamanın / Ne de büsbütün dışında".

Eserleri 

Roman 

  • Huzur (1949)
  • Saatleri Ayarlama Enstitüsü (1962)
  • Sahnenin Dışındakiler (1973)
  • Mahur Beste (1975)
  • Aydaki Kadın (1986)
  • Ayna (1950)

Şiir 

  • Şiirler (1961)

Deneme 

  • Beş Şehir (1946)
  • Yahya Kemal (1962)
  • Edebiyat Üzerine Makaleler (1969) (ölümünden sonra derlenmiştir)
  • Yaşadığım Gibi (1970) (ölümünden sonra derlenmiştir)

İnceleme 

  • XIX. Asır Türk Edebiyatı Tarihi (1949, 1966, 1967)

Hikâye 

  • Abdullah Efendinin Rüyaları (1943)
  • Yaz Yağmuru (1955)
  • Hikâyeler (yazarın ölümünden sonra derlenmiş olan bu kitap, iki kitabındaki hiikâyelerin yanı sıra daha önce kitaplaşmamış hikâyeleri de içermektedir)

Hakkında Yayımlanmış Eserler 

  • Tanpınar'ın Şiir Dünyası, Mehmet Kaplan (İÜ Edebiyat Fak. Yay.,1964; ikinci basım, Dergâh Yay.,1983)
  • Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Mektupları, Zeynep Kerman (1974; genişletilmiş ikinci basım, 1992)
  • Ahmet Hamdi Tanpınar'dan Seçmeler, Enis Batur (YKY, 1992)
  • Boşluğa Açılan Kapı, Haluk Sunat (Bağlam, 2004)
  • "Bir Gül Bu Karanlıklarda" Tanpınar Üzerine Yazılar. Hazırlayanlar: Abdullah Uçman, Handan İnci. Kitabevi, 2002.
  • Günlüklerin Işığında Tanpınar'la Başbaşa Hazırlayanlar: Zeynep Kerman, İnci Enginün. Dergâh Yay., 2007.
  • Ahmet Hamdi Tanpınar Hazırlayan: Ümit Meriç. Ufuk Kitapları, 2002.
  • Bir Hülya Adamının Romanı - Ahmet Hamdi Tanpınar Hazırlayan: Orhan Okay. Dergâh Yay., 2010.


23 Ocak 2013 Çarşamba

Nihat Akyunak



Nihat Akyunak (d. Mayıs 1922, Tokat, Zile - ö. 23 Ocak 1986, Aydın) ressam.
Sanata ve resime olan düşkünlüğü ailesi tarafından kabul görmemesine rağmen resim öğrenimi görmek amacıyla İstanbul'a gitti.
1947'de İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi (İDGSA) resim bölümünden mezun oldun. 1948-1970 yılları arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü'nde görev yaptı. 1970 yılında atandığı İDGSA Genel Sekreterliği görevini 1976 yılına kadar sürdürdü. Aynı zamanda 1947 yılından itibaren otuz yılı aşkın bir süre boyunca Uygulamalı Endüstriyel Sanatlar Yüksek Okulu (UESYO) ve Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu (DTGSYO) kadrosunda öğretim görevlisi olarak çalıştı. 1981 yılında yaşamının son yıllarında kişisel resim çalışmalarına yoğunluk vermek amacıyla kendi arzusuyla memurluk görevinden ayrıldı.
MENEKŞE KÖPRÜSÜ
İlk kişisel sergisini, 1957'de İstanbul'da (Şehir Galerisi) açtı. Bu sergiyi, sonraki yıllarda Ankara, Eskişehir ve İzmir'deki sergileri izledi. Resimleri, 1963, 1964 ve 1965'te Avrupa'nın çeşitli sanat merkezlerinde düzenlenen Çağdaş Türk Resim ve Çağdaş Türk Grafik Sergilerinde yer aldı. 1962'de Lugano'da Bianco e Nero Sergisi'ne, 1963'te Sao Paulo Bienali'ne katıldı.
1945 yılında hayatını birleştirdiği Nezahat hanımla olan evliliğinden Ümit (1948) ve Mücahit (1956) adında iki oğlu oldu. 23 Ocak 1986'da gezi amacıyla bulunduğu Aydın'ın Selçuk ilçesinde geçirdiği kalp krizi sonucu yaşama veda etti.

Renk ve çizgi soyutlamasına dayanan resimleri, peyzaj ağırlıklı olup görünümün plastik değerlerini, esnek bir yorum paralelinde yansıtmaya yöneliktir. Türk resminde, orta kuşağın geliştirdiği figür kaynaklı görüşün temsilcileri arasında yer alır.

20 Ocak 2013 Pazar

Ziya Osman Saba,


Ziya Osman Saba, cumhuriyet dönemi şair ve yazarı (30 Mart 1910, İstanbul-29 Ocak 1957, İstanbul).
Yedi Meşaleciler Hareketi'nin kurucularındandır. Şair olarak ün kazanan edebiyatçı, küçük hikâye türünde de eserler verdi.

Hayatı

30 Mart 1910 tarihinde İstanbul'da dünyaya geldi. Babası Binbaşı Osman Bey, Paris askeri ateşesi idi. Sekiz yaşında iken annesini kaybetti. Bu kaybın hüznünü hep hisseti ve eserlerine yansıttı. Ziya Osman, dokuz yaşında yatılı öğrenci olarak kaydedildiği Galatasaray Lisesi'nden 1931'de mezun oldu.
İlk şiiri 1927'de, lise öğrencisi iken Servet-i Fünun'da Ziya imzasıyla yayımlandı. Lisede bir yıl sınıfta kalınca bir alt sınıftaki Cahit Sıtkı ile tanışma fırsatı bulması, edebiyat dünyasında ender görülen bir dostluğun oluşmasını sağladı. Dostu Cahit Sıtkı'nın öğrencilik yıllarından itibaren kendisine yazdığı mektupları biraraya getirmesi ile ilk basımı 1957'de yapılan Ziya'ya Mektuplar adlı ünlü kitap oluşmuştur.
1928'de altı lise arkadaşı ile birlikte (Yaşar Nabi, Sabri Esat, Cevdet Kudret, Vasfi Mahir, Muammer Lütfi, Kenan Hulusi) Yedi Meşale isimli ortak kitap yayımladılar. Ziya Osman, kitabın başarısı üzerine Yusuf Ziya'nın desteğiyle çıkarılan ve yayımı sekiz ay süren aynı isimdeki derginin kurucu yazarları arasında yer aldı. Ömrü boyunca topluluğun şiir anlayışına bağlı kalan tek Yedi Meşaleci oldu. Derginin kapanmasından sonra şiirlerini Milliyet ve İçtihat'ta yayımlattı. Varlık Dergisi'nin kurulmasından sonra ise metinlerini orada yayımlatmaya başladı.
Sinir hastası olan kuzenine aşık olan Ziya Osman, ailesinin itirazlarına rağmen liseyi bitirdiği yıl onunla evlendi. 12 yıl süren bu evlilik mutsuz ve karamsar olmasına yol açtı. Yüksek öğrenimini 1936'da İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde tamamladı, aynı yıl İstanbul'da askerliğini yaptı.
Hukuk eğitimi sırasında bir yandan da Cumhuriyet Gazetesi muhasebe servisinde çalışan Ziya Osman Saba, çalışma hayatına 1938 yılında girdiği Emlak ve Eytam Bankası'nda uzun yıllar devam etti. 1943 yılında ilk eşinden ayrıldı. Aynı yıl, Yedi Meşale'den sonra ilk kitabı olan Sebil ve Güvercinler adlı kitabı yayımlandı. ABC Kitabevi'nin yayımladığı kitapta 66 şiiri yer almaktaydı. Ertesi yıl, çalıştığı bankada tanıştığı Rezzan Hanım ile evlenerek yavaş yavaş karamsarlığından kurtuldu. Bu evlilikten Orhan ve Osman isimli iki oğlu oldu.
Ziya Osman Saba, bankası tarafından Ankara'ya tayin edilmesi üzerine bir süre bu kentte yaşadıysa da İstanbul özlemi nedeniyle 1945 yılında bankadaki görevinden ayrıldı. İstanbul'da Milli Eğitim Bakanlığı Basımevi'nde tashih şefi (düzeltmen) olarak çalıştı. 1947'de ikinci kitabı Geçen Zaman yayımlandı. Varlık Yayınları tarafından basılan bu kitap, şairin "Sebil ve Güvercinler" kitabındaki şiirlerle 1943-1946 arasında yazdığı şiirlerin biraraya getirilmesinden oluşuyordu. 1950'de geçirdiği bir kalp krizi nedeniyle bu işi de bırakmak zorunda kalan Saba, yaşamının geri kalanında arkadaşı Yaşar Nabi'nin sahibi olduğu Varlık Yayınları'nın kitaplarını evinde basıma hazırlayarak geçimini sağladı.
İlk hikâye kitabı Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi 1952'de yayımlandı. 29 Ocak 1957 günü İstanbul'da bir kalp krizi sonucu Kadıköy'deki evinde hayatını kaybeden şairin Nefes Almak adlı şiir kitabı ile Değişen İstanbul adlı hikâye kitabı ölümünden sonra basıldı.
Eyüp Sultan'daki aile mezarına defnedilmiştir; ancak mezar bugün kayıptır.

Eserleri

Şiir

  • Yedi Meşale (ortak kitap, 1928)
  • Sebil ve Güvercinler (1943)
  • Geçen Zaman (1947)
  • Nefes Almak (1957)
  • Bir Yer Düşünüyorum
  • Çocukluğum
  • İstanbul
  • Deniz Kıyısındaki Kulübe

Öyküleri

  • Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi (1952)
  • Değişen İstanbul (1959)

 KAYNAK:VİKİPEDİ ÖZGÜR ANSİKLOPEDİ

Güneş Topla Benim İçin (Zülfü Livaneli)

GÜNEŞ TOPLA BENİM İÇİN

Seher yeli çık dağlara
Güneş topla benim için
Haber ilet dört diyara canım
Güneş topla benim için

Umutların arasından
Kirpiklerin karasından
Döşte bıçak yarasından canım
Güneş topla benim için

Seher yeli yar gözünden
Havadaki kuş izinden
Geceleyin gök yüzünden canım
Güneş topla benim için

ZÜLFÜ LİVANELİ



road to the sun fhotpgrafer   By: Katarzyna Gritzmann

Bedia Muvahhit




Bedia Muvahhit Statzer, (Emine Bedia Şekip) (d. 16 Ocak 1897, İstanbul – ö. 20 Ocak 1994, İstanbul). Tiyatro ve sinema sanatçısı. Türkiye'nin ilk müslüman kadın oyuncusudur. Kadıköy Terakki Mektebi ve Notre Dame de Sion Lisesi'nde okumuş ve küçük yaşta Fransızca ve Rumca öğrenmiştir. Öğrenimini sürdürürken o yıllarda kurulan Telefon Şirketi'nde çalışan ilk kadınlardan biri oldu. 1921'de Erenköy Kız Lisesi'nde Fransızca öğretmenliğine başladı. Sanat yaşamı 1908'de başlamış sayılır. Ancak 1914'te yeni kurulan Darülbedayi'ye girdi.1918 yılında sanatçı Ahmet Refet Muvahhit ile evlendi.İlk filmi, 1923 yılında Muhsin Ertuğrul'un teklifiyle başladığı Halide Edip Adıvar'ın Ateşten Gömlek romanından sinemaya uyarlanan filmdir. Bu filmde canlandırdığı Ayşe karakteri ile Türk sinemasının Neyyire Neyir'le birlikte ilk kadın oyuncularından biri oldu. 1923'te, Ceza Kanunu adlı oyunla sahneye çıkmasıyla tiyatro yaşamı da başlamış oldu. Sanat yaşamı boyunca 200'ün üzerinde oyunda ve sayısız sinema filminde rol aldı.1927 yılında eşinin ölümünün ardından piyanist Ferdi von Statzer ile ikinci evliliğini yaptı.1951 yılında eşinden ayrılan Bedia Muvahhit, 1975 yılında Şehir Tiyatroları'ndan emekli oldu. 1987 yılında Devlet Sanatçısı unvanını aldı. 1993 yılı aralık ayında sağlık durumu kötüleşen Muvahhit,20 Ocak 1994 tarihinde 97 yaşında öldü ve Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi.Bedia Muvahhit'in Şuayip Sina Arbel (1922-8 Eylül 1991) adında bir oğlu Zeynep ve Ali adlarında iki torunu ve Aslı,Nazlı ve Ayşe adlarında da üç torun çocuğu bulunuyordu.


Rol aldığı filmler

  1. Pençe - 1917
  2. Casus - 1917
  3. Ateşten Gömlek (1923)
  4. İstanbul Sokaklarında (1931)
  5. Karım Beni Aldatırsa (1933)
  6. Beklenen Şarkı (1953)
  7. Paydos (1954)
  8. Yaşlı Gözler (1955)
  9. Son Beste (1955)
  10. Gülmeyen Yüzler (1955)
  11. Çapkınlar (1961)
  12. Gönül Ferman Dinlemez (1962)
  13. Bir Gecelik Gelin (1962)
  14. Belalı Torun (1962)
  15. Barut Fıçısı (1963)
  16. Genç Kızlar (1963)
  17. İstanbul Kaldırımları (1964)
  18. Kaynana Zırıltısı (1964)
  19. Manyaklar Köşkü (1964)
  20. Gençlik Rüzgarı (1964)
  21. Halk Çocuğu (1964)
  22. Anasının Kuzusu (1964)
  23. Gel Barışalım (1964)
  24. Sarı Kızla Kopuk Ahmet (1964)
  25. Hizmetçi Dediğin Böyle Olur (1964)
  26. Hep O Şarkı (1965)
  27. Sevinç Gözyaşları (1965)
  28. Bozuk Düzen (1966)
  29. Aşkın Gözyaşları (1966)
  30. Çalıkuşu (1966)
  31. Sokak Kızı (1966)
  32. O Kadın (1966)
  33. Sevgilim Artist Olunca (1966)
  34. Şoförün Kızı (1966)
  35. Evlat Uğruna (1967)
  36. Sen Benimsin (1967)
  37. Zehirli Hayat (1967)
  38. Dünyanın En Güzel Kadını (1968)
  39. Katip (1968)
  40. Ateşli Çingene (1969)
  41. Esmerin Tadı Sarışının Adı (1969)
  42. Lekeli Melek (1969)
  43. Son Mektup (1969)
  44. Tatlı Sevgilim (1969)
  45. Yumurcak (1970)

Rol aldığı bazı oyunlar

Hisse-i Şayia, Taş Parçası, Aktör Kin, Yorgaki Dandini, Hamlet, Devlet Kuşu, On İkinci Gece, Matmazel Julie, Aynaroz Kadısı, Hortlaklar, Mürai, Tersine Akan Nehir, Bir Kavuk Devrildi, Venedik Taciri, Fermanlı Deli Hazretleri, Mum Söndü, Bir Ölü Evi, Otello, Kafes Arkasında, Kafatası, Lüküs Hayat, Yarasa, Müfettiş, Saz-Caz, Mırnav, Ayaktakımı Arasında, Tebeşir Dairesi, Ahududu, Küçük Şehir, Oyun İçinde Oyun, Deli Saraylı, Kibarlık Budalası, Sana Rey Veriyorum, Deli Dolu, Suç ve Ceza, Çifte Keramet, Dama Çıkmış Bir Güzel, Gecikenler.

 

18 Ocak 2013 Cuma

Gün Eksilmesin Penceremden (Tiyatro)



Kategori: Tiyatro
Akatlar Kültür Merkezi
Tarihler: 18 Ocak 2013 Cuma ~ 18 Ocak 2013 Cuma
Saat: 20:30
Adres: Zeytinoğlu Cad. No:8 Akatlar Beşiktaş İstanbul


Gün Eksilmesin Penceremden", ünlü şair Cahit Sıtkı Tarancı'nın hayatını, yaşadığı dönemin önemli olaylarıyla birlikte konu alan tek kişilik biyografik bir oyundur.

Bu oyun tamamen, Cahit Sıtkı Tarancı'nın yazmış olduğu mektuplardan, onu sağlığında tanımış olan kişilerle yapılan görüşmelerden ve elbette şiirlerinden yararlanılarak yaratılmıştır.

Oyunda, şairin hayatında ne denli önemli bir yer tuttuğunu vurgulamak amacıyla, ülkemizde yaşanan bazı olaylardan ve dünyamızın içinde bulunduğu ll. Dünya Savaşı'ndan da bahsedilmektedir.

Viyana’da bulunan bir hastane odasında, hareketsiz ve sessizce ölümü bekleyen şairimizin, başından geçen önemli olaylarla birlikte dünyamızda olanı biteni, bir saat yirmi dakikalık bir sürede anlatmasından ibarettir. Tarancı anlattıkça sahne üstünde yeniden hayat bulacaktır.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın, belki de adından daha çok tanınmış olan "Yaş Otuzbeş" adlı şiiri elbette onun en güzel çalışmalarından birisidir ancak bu onun bize bahşettiği hazinenin sadece küçük bir kısmıdır.

Uyarlayan: Engin Yüksel
Yöneten: Vural Buldu
Oyuncu: Engin Yüksel
Dekor - Kostüm: Gülcan Güzel
Işık: Erdem Çınar
Müzik: Nazım Kerkez
Abbas: Bulut Buldu


15 Ocak 2013 Salı

Güneşi İçenlerin Türküsü (Nazım Hikmet)

Güneşi İçenlerin Türküsü

Bu bir türkü:-
toprak çanaklarda
güneşi içenlerin türküsü!
Bu bir örgü:-
alev bir saç örgüsü!
kıvranıyor;
kanlı; kızıl bir meş'ale gibi yanıyor
esmer alınlarında
bakır ayakları çıplak kahramanların!
Ben de gördüm o kahramanları,
ben de sardım o örgüyü,
ben de onlarla
güneşe giden
köprüden
geçtim!
Ben de içtim toprak çanaklarda güneşi.
Ben de söyledim o türküyü!

Yüreğimiz topraktan aldı hızını;
altın yeleli aslanların ağzını
yırtarak
gerindik!
Sıçradık;
şimşekli rüzgâra bindik!.
Kayalardan
kayalarla kopan kartallar
çırpıyor ışıkta yaldızlanan kanatlarını.
Alev bilekli süvariler kamçılıyor
şaha kalkan atlarını!

Akın var
güneşe akın!
Güneşi zaptedeceğiz
güneşin zaptı yakın!

Düşmesin bizimle yola:
evinde ağlayanların
göz yaşlarını
boynunda ağır bir
zincir
gibi taşıyanlar!
Bıraksın peşimizi
kendi yüreğinin kabuğunda yaşayanlar!

İşte:
şu güneşten
düşen
ateşte
milyonlarla kırmızı yürek yanıyor!

Sen de çıkar
göğsünün kafesinden yüreğini;
şu güneşten
düşen
ateşe fırlat;
yüreğini yüreklerimizin yanına at!

Akın var
güneşe akın!
Güneşi zaptedeceğiz
güneşin zaptı yakın!

Biz topraktan, ateşten, sudan, demirden doğduk!
Güneşi emziriyor çocuklarımıza karımız,
toprak kokuyor bakır sakallarımız!
Neş'emiz sıcak!
kan kadar sıcak,
delikanlıların rüyalarında yanan
" o an"
kadar sıcak!
Merdivenlerimizin çengelini yıldızlara asarak,
ölülerimizin başlarına basarak
yükseliyoruz
güneşe doğru!

Ölenler
döğüşerek öldüler;
güneşe gömüldüler.
Vaktimiz yok onların matemini tutmaya!

Akın var
güneşe akın!
Güneşi zaaaptedeceğiz
güneşin zaptı yakın!

Üzümleri kan damlalı kırmızı bağlar tütüyor!
Kalın tuğla bacalar
kıvranarak
ötüyor!
Haykırdı en önde giden,
emreden!
Bu ses!
Bu sesin kuvveti,
bu kuvvet
yaralı aç kurtların gözlerine perde
vuran,
onları oldukları yerde
durduran
kuvvet!
Emret ki ölelim
emret!
Güneşi içiyoruz sesinde!
Coşuyoruz,
coşuyor!..
Yangınlı ufukların dumanlı perdesinde
mızrakları göğü yırtan atlılar koşuyor!

Akın var
güneşe akın!
Güneşi zaaaaptedeceğiz
güneşin zaptı yakın!


Toprak bakır
gök bakır.
Haykır güneşi içenlerin türküsünü,
Hay-kır
Haykıralım!

                                       NAZIM HİKMET

14 Ocak 2013 Pazartesi

Koray Keküllüoğlu yeni sergisi “Tuhaf”




 Koray Keküllüoğlu yeni sergisi “Tuhaf”la Ütopya Platform’da

Resimlerinde konularını uzaklarda değil, yanı başında arayan ressam Koray Keküllüoğlu yeni çalışması “Tuhaf”la 12-31 Ocak 2013 tarihleri arasından sanatseverlerle buluşacak.
Koray Keküllüoğlu, resimlerinde günlük yaşamda herkes tarafından kullanılan, satın alınan, eskitilen, çöpe atılan, yenilen içilen, kısacası hayatımızı paylaştığımız objelerden hareket eder. Onun resimlerinde tüketim kavramı sadece para karşılığında sahip olduğumuz nesneleri içermez. İnsan ilişkilerini, duyguları ,yaşamı, zamanı, o anı anlatır… Kısacası bize yaşadığımızı hissettiren her durumu kapsar. Önemli olan konunun gerçekliğidir, yaşanırlılığıdır. Sonunda “O artık işime yaramaz” ya da ‘’Sıkıldım’’ dediğimiz ve geride bıraktığımız her şeyi tüketmişizdir zaten…

Safiye Ayla


 

Safiye Ayla, (d. 14 Temmuz 1907, İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu – ö. 14 Ocak 1998, İstanbul, Türkiye) cumhuriyet döneminin en tanınmış kadın Türk kadın sanatçılarından.

Hayatı 

Mısırlı Hicazîzade Hafız Abdullah Bey'in kızıdır. Safiye Ayla henüz doğmadan Abdullah Bey vefat etmiştir. Annesini de henüz üç yaşındayken kaybeden Safiye Ayla kimsesiz kalınca Sadabad Sarayı olarak inşa edilmiş Kağıthane'deki Çağlayan Darüleytamı'na verildi. İlkokulu bitirdikten sonra da Bursa Muallim Mektebi'ne yazıldı.
Müziğe küçük yaşta piyano çalarak başladı. Bursa Kız Muallim Mektebi'ni bitirdi ve Beyoğlu'nda ilkokul öğretmenliğine atandı. Eyyubi Mustafa Sunar'dan müzik dersleri alan Ayla, Darüttalim Musiki Heyeti'nin konserlerine katıldıktan bir süre sonra öğretmenlikten ayrıldı ve gazinolarda çalışmaya başladı.
Yesari Asım Arsoy, Hafız Ahmet Irsoy, Selahattin Pınar, Saadettin Kaynak ve Udi Nevres Bey'in müzik bilgilerinden yararlandı. 1932'de İstanbul Vali Yardımcısı Nuri Bey'in evinde verilen bir davette, Atatürk’ün huzurunda ilk kez şarkı söyledi ve kendisinin en beğendiği seslerden biri oldu. 1950’de besteci Şerif Muhittin Targan ile evlendi. Başta, açılışından itibaren İstanbul Radyosu olmak üzere Türkiye radyolarında sayısız konser verdi, beşyüzden fazla plak doldurdu. Büyük beğeni toplayan sesiyle ünü yurt sınırlarını aştı.
Safiye Ayla'nın dönemin diğer kadın yorumcularından ayrı, kendine özgü bir okuyuş tarzı vardı. Okuyuşuna yansıyan Batı müziği beğenisi bu tavrın belirgin bir özelliğidir.

Ölçüye uyarak, iyi bir diksiyonla, düzgün, aynı zamanda da coşkun, çekici bir tavırla okurdu. Sesindeki pürüzsüz akış en tiz perdelerde bile kaybolmazdı. Zamanın gözde şarkılarıyla fantezilerini olduğu kadar, Rumeli türküleriyle klasik örnekleri de içine alan repertuvarlarıyla geniş bir dinleyici kesimince çok sevilmiş, beğenilmişti. "Seninle doğan güldür bu gönül" ve "Aşk yaprağına konarak koza öresim gelir" adlı iki de bestesi bulunan Safiye Ayla, 1942'de Rey Kardeşler'in "Alabanda" revüsünde Kraliçe Mimoza rolündeki başarısıyla yetenekli bir oyuncu olduğunu da kanıtladı.
Safiye Ayla Mustafa Kemal Atatürk'ün en sevdiği sanatçılardan da birisidir. Ayla'nın Mustafa Kemal Paşa adına düzenlediği konserde "Yanık Ömer" adlı şarkısını okumuş ve Paşa büyük bir hayranlıkla tekrar tekrar okumasını söylemiştir. Konser sonunda Mustafa Kemal Atatürk, Safiye Ayla'nın yanına gelerek: "Safiye çok teşekkür ederim, çok güzel yorumladın" der ve sonra ekler: "Bu türküyü bir operada söylemeni çok isterim. Bunu başarırsan, beni gerçekten çok mutlu edersin." der. Safiye Ayla her yere başvuru yapar, bir operada bu türküyü icraa edebilecek tek yer bulamaz ve Atatürk'ün bu vasiyetini yerine getiremeden 90 yaşındayken vefat eder.


kaynak:vikipedi Özgür Ansiklopedi

13 Ocak 2013 Pazar

Beyazıt Meydanındaki Ölü (Nazım Hikmet)

Bir ölü yatıyor
on dokuz yaşında bir delikanlı
gündüzleri güneşte
geceleri yıldızların altında
İstanbul`da, Beyazıt Meydanı`nda.
Bir ölü yatıyor
ders kitabı bir elinde
bir elinde başlamadan biten rüyası
bin dokuz yüz altmış yılı Nisanında
İstanbul`da, Beyazıt Meydanı`nda.
Bir ölü yatıyor
vurdular
kurşun yarası
kızıl karanfil gibi açmış alnında
İstanbul`da, Beyazıt Meydanı`nda.
Bir ölü yatacak
toprağa şıp şıp damlayacak kanı
silâhlı milletimin hürriyet türküleriyle gelip
zaptedene kadar
büyük meydanı.
Mayıs 1960

NAZIM HİKMET 


Profesyonel (Titayro)






İstanbul Devlet Tiyatrosu Ahmet Mithat Efendi Sahnesi

Tarihler: 18 Ocak 2013 Cuma ~ 27 Ocak 2013 Pazar
18, 19, 25, 26 Ocak Saat 20.00 ve 19, 20, 26, 27 Ocak Saat:15:00

Adres: Anadolu Hisarı MMM Migros Yanı Beykoz İstanbul
Ücret: Salon: Tam: 10 TL, İndirimli: 6 TL

Nereden Alınır: www.dtgm.gov.tr, Tiyatro gişe
Telefon: 0216 465 88 21
Yazan: Dusan Kovaçeviç
Çeviren: Başar Sabuncu-Bilge Emin
Yöneten: Işıl Kasapoğlu
Oyuncular: Bülent Emin Yarar, Yetkin Dikinciler, Gülen Çehreli

Dünyaca ünlü Sırp yazar Duşan Kovaçevic, Yugoslavya’ daki büyük dönüşümden önceki ve sonraki toplumsal-politik yaşamı, bir entelektüelin yaşam öyküsü içinde, kara-komedi türünde ve ironik bir üslupla anlatıyor. 40 yaşlarında bir edebiyat adamı, bir sekreter ve bir gizli polisin sürprizlerle dolu soluk soluğa izlenecek hikayesi
 

12 Ocak 2013 Cumartesi

11 Ocak 2013 Cuma

Öztürk Serengil

Öztürk Serengil (d. 2 Mayıs 1930, Artvin - ö. 11 Ocak 1999, İstanbul) Türk sinema oyuncusu ve komedyen.

Öğretmen Turgut Beyin oğlu olarak Artvin’de doğdu. Lise ikinci sınıftan sonra öğrenimini bırakarak geleceğin ünlü bankeri Banker Kastelli Cevher Özden ve geleceğin ünlü ressamı Cemal Akyıldız ile birlikte 1949'da İstanbul'a geldi. 1953’te Oğlum Edvard adlı oyunla sanat hayatına başladı. 1958’de Oda Tiyatrosu, 1959’da İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda sahneye çıktı. 1950’li yılların başlarında Babıali’de ressamlık yaptı. 3. Kat Cinayeti filmiyle sinema oyunculuğuna başladı. İlk dönemlerde 142 filmde ‘kötü adam’ tiplemesi yapan ve daha sonra da argolu komedilerin değişmez oyuncusu haline geldi ve 300’e yakın filmde rol aldı. "Adanalı Tayfur" tiplemesi ile ün yaptı. 1966’da sinema oyunculuğunun yanı sıra sahneye de çıkarak şovmenlik yapmaya başladı.
Televizyonda "Gülünüz Güldürünüz" adlı yarışma programını hazırladı ve sundu. Bu yarışma sayesinde birçok kişi sahne ve sinema dünyasına adım attı. Çeşitli TV dizilerinde rol aldı. Politik güldürü tarzında çeşitli 45’lik plaklar yaptı. Güldürü plaklarından birisi de Timur Selçuk'un "İspanyol Meyhanesi" adlı şarkısının parodi versiyonu olan "İsmail'in Meyhanesi" idi. Ancak bu plak çıkınca araları bozuldu. Timur Selçuk, daha sonra mahkeme kararıyla bu plakları toplattı. Bir de kendi yaşamının özeleştirisini yaptığı Yeşilçam'ı Benden Sorun adlı kitabı yayınlandı.
Dört kez evlendi. Ses sanatçısı Seren Serengil'in (d. 1971) babasıdır.
Beyin ödemi sebebiyle iki kez ameliyat oldu. Geçirdiği felç nedeniyle ömrünün son bir yılında yürüyemez, konuşma merkezi hasar gördüğü için de son günlerinde konuşma yeteneğini kaybetmişti. Solunum sisteminin durması sonucu 11 Ocak 1999 tarihinde İstanbul-Kozyatağı’ndaki evinde vefat etti. Öldüğünde 68 yaşındaydı. Çengelköy mezarlığına defnedilmiştir.
Serengil, hayatın çeşitli konularına özgün bakış açısı ve Türkçe’ye kazandırdığı ifade ve kelimelerle büyük tartışmalara yol açtı. Bazıları tarafından eleştirilen bu kelimeleri halk benimsemişti. Değişik, kendine has vurgulamalarıyla söylediği "yeşşe", "kelaj" gibi yeni deyişleri Türk argosuna soktu. Şen şakrak sesiyle "yeşşe" diyerek halkın gönlünde taht kurmuştu. Bu "yeşşe" kelimesi o kadar meşhur olmuştu ki İsmet İnönü bile bir olay karşısında kendini tutamayıp "yeşşe" deyivermişti. Bu durum onun her kesimden insana hitap eden bir sanatçı olduğunu gösteriyordu

Filmografi

  • Ana Kuzusu (1997)
  • Şarlatan (1996)
  • Süper Yıldız (1995)
  • Aptallık Rekoru (1994 )
  • Alnı Açık İki Kişi (1994)
  • Kılıbıklar ( 1994)
  • Bul Karayı Al Parayı (1993)
  • Öp Babanın Elini (1993)
  • Her şey Kocam İçin (1991)
  • Güldürme Beni (1986)
  • Akrep (1986)
  • Kahkaha Marketi ( 1986)
  • Berduşlar Sosyetede (1984)
  • Şaşkın Gelin (1984)
  • Ayrılık (1984)
  • Geçim Otobüsü (1984)
  • Gırgıriyede Büyük Seçim (1984)
  • Çalsın Sazlar (1984)
  • Uyanık Aptallar (1981)
  • Gülünüz Güldürünüz (1977)
  • Sarhoş (1977)
  • Bizim Kız (1977)
  • Babanın Evlatları (1977)
  • Adana Urfa Bankası (1977 )
  • Şoför Mehmet (1976)
  • Kısmet (1974)
  • İmparator (1974)
  • Kıbrıs Zaferi (1974)
  • Şiribim Şiribom (1974)
  • Erkek Dediğin Böyle Olur (1974)
  • Parasızlar (1974)
  • Hamama Giren Terler (1974)
  • Hamsi Nuri (1973)
  • Kaynanam Kudurdu (1973)
  • Çulsuz Ali (1973)
  • Kolsuz Kahramanın Kolu (1973)
  • Yaşamak Ne Güzel Şey (1969)
  • Cici Gelin (1967)
  • Trafik Belma (1967)
  • Çifte Tabancalı Damat (1967)
  • Karım Beni Aldatırsa (1967)
  • Milyonerin Kızı / İntikam Hırsı (1966)
  • Suçsuz Firari (1966)
  • Beyoğlu Esrarı (1966)
  • Sevgili Öğretmenim (1965)
  • 65 Hüsnü (1965)
  • Biz De Vatandaşız (1965)
  • Cezmi Band 007.5 (1965)
  • İstanbul Kazan Ben Kepçe (1965)
  • Keloğlan (1965)
  • Yalancının Mumu (1965)
  • Bir Garip Adam (1965)
  • Lafını Balla Kestim (1965)
  • Şepkemin Altındayım (1965)
  • Dokunma Bozulurum (1965)
  • Helal Adanalı Celal (1965)
  • Fakir Gencin Romanı ( 1965)
  • Babasına Bak Oğlunu Al (1965)
  • Bilen Kazanıyor (1965)
  • Abidik Gubidik (1964)
  • Cımbız Ali (1964)
  • Var Mı Bana Yan Bakan (1964)
  • Cüppeli Gelin (1964)
  • Koçum Benim (1964)
  • Adalardan Bir Yar Gelir Bizlere (1964)
  • Fatoş'un Fendi Tayfur'u Yendi (1964)
  • Keşanlı (1964)
  • Manyaklar Köşkü (1964)
  • İçimizdeki Şeytan (1964)
  • On Güzel Bacak (1964)
  • Poyraz Osman (1964)
  • Son Karar (1964)
  • Kadın Berberi (1964)
  • Kimse Fatma Gibi Öpemez (1964)
  • Adanalı Tayfur Kardeşler (1964)
  • Öpüşmek Yasak (1964)
  • Avare Yavru Filinta Kovboy (1964)
  • Hızır Dede (1964)
  • Aşk Hırsızı (1963)
  • Cehennemde Buluşalım (Comp Der Verdammten) (1963)
  • Avare Şoför (1963)
  • Kötü Tohum (1963)
  • Cici Can (1963)
  • Üç Çapkın Gelin (1963)
  • Temem Bilakis (1963)
  • Bahriyeli Ahmet (1963)
  • Bana Annemi Anlat (1963)
  • Yedi Kocalı Hürmüz (1963)
  • Zoraki Milyoner (1963)
  • Bir Öpücük Ver Bana (1963)
  • Baş Belası (1963)
  • Sayın Bayan (1963)
  • Gizli Sevda (1963)
  • Geçim Dünyası (1963)
  • Adanalı Tayfur (1963)
  • Badem Şekeri (1963)
  • Beni Osman Öldürdü (1963)
  • Bazıları Dayak Sever (1963)
  • Yaralı Aslan (1963)
  • Cengiz Han'ın Hazineleri (1962)
  • Ne Şeker Şey (1962)
  • Kiralık Koca (1962)
  • Bardaktaki Adam ( 1962)
  • Çöpçatan ( 1962)
  • Günahsız Aşıklar (1962)
  • Boşver Doktor ( 1962)
  • Genç Osman (1962)
  • Meteliksiz Aşıklar (1962)
  • Ölmek İstiyorum (1962)
  • Ver Elini İstanbul (1962)
  • Kanun Kanundur (1962)
  • Ölüme Yalnız Gidilir (1962)
  • Kısmetin En Güzeli (1962)
  • Sokak Kızı (1962)
  • Biz de Arkadaş mıyız? (1962)
  • Şeytan Bunun Neresinde (1962)
  • Fatoş'un Bebekleri (1962)
  • Boş Yuva (1961)
  • İki Aşk Arasında (1961)
  • Kader Yolcusu (1961)
  • Melekler Şahidimdir (1961)
  • İnleyen Dağlar (1961)
  • Kaderin Önüne Geçilmez (1961)
  • Kara Dut (1961)
  • Siyah Melek (Zincirler Kırılırken) (1961)
  • Biz İnsan Değil Miyiz (1961)
  • Yaman Gazeteci (1961)
  • Silahlar Konuşuyor (1961)
  • Sabırtaşı (1961)
  • Camp Der Verdammten (1961)
  • Sığıntı ( 1960)
  • Osman Çavuş (1960)
  • Ömrüm Böyle Geçti ( 1959)
  • Şeytan Mayası (1959)
  • Sokak Şarkıcısı (1959)
  • Kıbrıs Şehitleri (1959)
  • İstanbul Macerası (1958)
  • Karasu (1958)
  • Ölümden De Acı (1958)
  • Elveda (1958)
  • Yetim Yavrular (1955)
  • Üçüncü Kat Cinayeti (1954)

Plakları 

Bir kısmı Öztürk Serengil'in kendisine ait olan "Serengil Plak" tarafından bastırılmış plakları şunlardır:
  • 1964 - "Abidik Gubidik Twist / Göz Göz Değdi Bana" (1964), Yorumcu: Öztürk Serengil, Beste: Şerif Yüzbaşıoğlu, Sözler: Fecri Ebcioğlu ("Beni Osman Öldürdü" filminde kullanıldı), "Serengil Plak 1001". Plağın B-Yüzündeki aranjmanı Ajda Pekkan seslendiriyor
  • 1964 - "Bedia... / Bekarlıktan Kurtulduk", Yorumcular: B-yüzündeki parça: Öztürk Serengil & Vahi Öz (düet), A-yüzündeki Bedia'yı Vahi Öz seslendiriyor."Serengil Plak 1002"
  • 1964 - "Avare / Dalgamıza Bakalım", Yorumcular: B-Yüzü: Öztürk Serengil & Sadri Alışık (düet), A-yüzündeki "Avare"yi Sadri Alışık seslendiriyor. "Serengil Plak 1003"
  • 1965 - "Şepke / Lafını Balla Kestim" , A-yüzü: Yorumcu: Öztürk Serengil, Aranjman: Metin Bükey, sözler: Aram Gülyüz, B - yüzü: Yorumcular: Öztürk Serengil & Ayfer Başıbüyük (düet), Aranjman: Metin Bükey, sözler: Beliğ Selönü, "Serengil Plak 1008"
  • 1965 - "Aguş... / Aşka...Şepke...", A-yüzü: Yorumcular: Öztürk Serengil & Fatma Girik (düet), Aranjman: Metin Bükey, sözler: Sadun Aksüt, B-yüzü: Fatma Girik, arj. Metin Bükey, "Serengil Plak 1010"
  • 1966 - "Anneme / Gel Üzme Beni", A- yüzü: Yorumcu: Hülya Koçyiğit, B- yüzü: Yorumcular: Öztürk Serengil & Hülya Koçyiğit (düet), "Serengil Plak 1011"
  • 1967 - "Tak Tak Tiki Tiki Tak / Cezmi Band 007 Buçuk" , Odeon Plak 708
  • 1968 - "Pıs Pıs Pıs / Arkadaşımın Dalgasısın", Odeon Plak 912, İlhan Feyman Orkestrasıyla.
  • 1968 - "Doktor Barnard / Paralı Günlerimde"Söz Müzik: Turgut Dalar, Söz Ö. Serengil, Kanat Gür Orkestrasıyla, Odeon Plak 938.
  • 1968 - "Dünya Dönüyor / Mühür Gözlüm", Odeon Plak 978.
  • 1969 - "İsmail'in Meyhanesi / Mangıraj, Stopaj" , Yorumcu: Öztürk Serengil. A-yüzündeki parça Timur Selçuk'un "İspanyol Meyhanesi" adlı şarkısının parodi versiyonuydu, Selçuk'un açtığı dava sonunda bu plak piyasadan toplatıldı.
  • 1969 - "Ben Bir Kızılderiliyim, Aslında Nevşehirliyim / Kim Artist Olmak İsterse" , Disko Plak 253.
  • 1969 - "Cafer Bez Getir / Bize de mi Lo Lo Lo", Söz Müzik: Adnan Türközü, Diskotür
  • 1970 - "Unuttun Bizi Süleyman / Eyvah", Sayan Plak 2 5001
  • 1970 - "Artık İçmeyeceğim / Makber", Sayan Plak 2 5002
  • 1970 - "Yalnızlığımı Hissettiğim Zaman / Güller Açtı Yolunda", Söz Müzik: Bora Ayanoğlu, Sayan Plak 2 5004.
  • 1971 - "Ver Kardeşim / İşte Vergi İşte Maliye", Sayan Plak 2 5009. B-yüzündeki "İşte Vergi İşte Maliye", Barış Manço'nun "İşte Hendek İşte Deve" şarkısının parodi versiyonudur.
  • 1974 - "Yaşımız Geldi Kırka / Külhan Bey", Coşkun Plak 1344
  • 1974 - "Kim Kime, Dum Duma / Haydi Ver", Söz Müzik: Adnan Türközü, Coşkun Plak 1345.
  • 1974 - "Kaynanama Oh Olsun / Hela Holding", Diskotür 5139.
  • 1974 - "Palavra / Palyaço", Elenor Plak 1020.
  • 1976 - "Milliyetçi Zühtü / Sizin İçin Oyun Havaları", Adalet Partisi için yaptığı propaganda plağı

Filmlerinde seslendirdiği şarkılar 

  • "Adanalı Şarkısı" - ("Badem Şekeri" (1963) filminden), Efgan Efekan, Fikret Hakan, Fatma Girik, Ahmet Tarık Tekçe vb. hep birlikte seslendiriyorlar.
  • "Sen Sevme Beni" (Parla Şenol'la oynadıkları "Avare Yavru Filinta Kovboy" (1964) filminden)
  • "Yaşamışım Bilmeden Ben" - ("Bilen Kazanıyor" (1965) filminden) Gönül Yazar'la düet
  • "İkimizde Raslaştık" - ("Karım Beni Aldatırsa" (1967) filminden) Vahi Öz'le düet
  • "Atlı Karınca" - (Selda Alkor'la oynadıkları "Yaşamak Ne Güzel Şey" (1969) filminden)
  • "Casatchock" -
  • "Hep Seni Andım" -
 KAYNAKÇA:VİKİPEDİ ÖZGÜR ANSİKLOPEDİ

10 Ocak 2013 Perşembe

Steve Hanks


Steve Hanks bugünün en iyi suluboya sanatçılarından biri olarak kabul edilmektedir.


Desenli bir yorgan, ince bir örtüdeki ışık oyunu ya da bir çocuğun hassas ifadesi; Steve Hanks yaşamın bu inceliklerini herkesten daha iyi yakalayan bir ressam.
Steve Hanks 1949 yılında San Diago'da askeri bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Güney Kalifornia sahillerinde tenis, sörf ve tenis oynayarak büyüdü.

Deniz kenarında büyümesi ile ilgili olarak şöyle demiştir kendisi: ''Okyanus üzerimde güçlü ve kalıcı bir izlenim bıraktı. Yüzmek, sörf yapmak ve suyun gizemli gücü ile temas etmek ruhuma çok iyi geldi''

Steve'in gençlik zamanında ailesi New Meksika'ya göç etti. Liseden sonra San Fransisko'da Güzel Sanatlar Akademisi'ne girdi. Ticari sanat ve figür çizimlerinde iyi puanlar aldı. Daha sonra Kalifornia Sanat ve El Sanatları Kolejine gitti ve buradan güzel sanatlar lisans derecesi ile mezun oldu.

Hanks'in tarzı duygusal gerçekçiliği çağrıştırır. Çoğu zaman figürlerinde yüzleri gölgede bırakır. Arkadan ışıklandırma da ona has bir tarzdır. Hanks; ''Güneş ışığı benim en sevdiğim şeylerden biridir. Odaya sel gibi süzülen renkler beni çok heyecanlandırıyor. Genelde resimlerimde başka şeylerden çok, güneş ışığı vardır'' sözleriyle resim stilini ifade eder.


Steve Hanks'in başarıları; Jüri Üyeleri, galeriler ve koleksiyoncuların dikkatini çekmeye başlamış, Amerika Sanat Dergisi tarafından sıkça derlenen sanatçılar listesinde ilk ona girmeye hak kazanmıştı. Ulusal Suluboya Derneği Başarı Ödülü yanı sıra National Academy of Western Art altın madalyası ile ödüllendirilmiştir.

M.A.A BEATİFUL WOMAN (ART:STEVE HANKS) SABOR A MI ile MUSICANDARTCB

Necati Cumalı


Necati Cumalı (d. 13 Ocak 1921, Florina – ö. 10 Ocak 2001, İstanbul), Türk yazar, şair.
Şiir, roman, hikâye, deneme, tiyatro, günce gibi pek çok edebi türde eser vermiş çok yönlü bir yazardır. Cumhuriyet devri Türk edebiyatının tanınmış kişilerinden olan Cumalı, Yaşar Kemal'in ifadesiyle "Yaşlanmaz Şair Çocuk" olarak anılır.

Yaşamı

13 Ocak 1921 tarihinde Yunanistan sınırları içinde bulunan o dönemin Rumeli Vilayet-i Celilesine (Manastır'a) bağlı ve Cuma beyleriyle meşhur olan Cuma kazasında doğdu. Altı çocuklu ailenin en büyük evladı idi. Ailesi 1923 Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi kapsamında Türkiye'ye göç ederek İzmir'in Urla ilçesine yerleşti.
Ortaöğrenimini 1938’de İzmir Atatürk Lisesi'nde tamamladıktan sonra Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ne girdi. İlk şiiri, 1939'da Urla Halkevi Dergisi olan "Ocak"'ta "A. N. Acar" ismiyle yayımlandı. Sanatsal değere sahip ilk şiiri ise 1940'ta Varlık dergisinde "Netice" ismiyle yayımlandı[. Orhan Veli, Oktay Rıfat, Cahit Sıtkı, Nurullah Ataç gibi önemli edebiyatçılarla tanıştı ve onların etkisiyle şiirine yön verdi.Çocukluğundan başlayarak hayatında yer alan olayları şiirlerinde konu edindi. Yüksek öğrenimini Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde (1941) tamamladı.
Ankara'da Toprak Mahsulleri Ofisi'nde (1941-1942) çalıştıktan sonra askerlik görevi nedeniyle Ezine'ye gitti. İlk kitabı "Kızılçullu Yolu" 1943'te yayımlandı. Askerlikten döndüğü 1945 yılında Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü'nde çalışmaya başladı. Askerliği sırasında yazdığı şiirleri aynı yıl “Harbe Gidenin Şarkıları” adıyla yayımladı. 1945'ten itibaren Ulus gazetesi sanat sayfası, Varlık, Ülkü, Ankara gibi dergilerde sürekli olarak şiirleri yayınlandı. Yayınlanan ilk hikayesi, 1945 yılında Yücel dergisinin yayımladığı "Aysız Geceler" oldu. Ulus gazetesinde şiirlerin yanısıra hikaye alanındaki ilk denemelerini yayımlamayı sürdürdü. Bir süre Ankara'da Cahit Sıtkı Tarancı ile aynı evi paylaşt. 1949 yılında sahnelenen "Boş Beşik" adlı oyunu ile dikkat çekti.
1949 yılında Ankara’daki görevinden ayrılarak İzmir’e gitti. 1957'ye kadar Urla ve İzmir'de avukatlık ve memurluk yaptı. “Güzel Aydınlık” (1951), “İmbatla Gelen” (1955), “Güneş Çizgisi” (1955) adlı şiir kitapları ve "Yalnız Kadın" adl hikayet kitabı İzmir'de iken yayımlandı. 1955'ten sonra şiir, hikâye, roman çalışmalarını birlikte sürdürdü. Urla ve çevresine ait gözlemleri, avukatlık yıllarında karşılaştığı olaylar ve baktığı davalardan edindiği izlenimlere eserlerine şekil verdi. Özellikle Ege yöresindeki kasaba ve kırsal kesim insanlarının sorunlarının işledi. İlk hikâye kitabı “Yalnız Kadın”, 1955'te yayımlandı. 1956'da İzmir'de "Ara Tiyatro"'yu kurdu ve yöneticiliğini üstlendi. 1957'de “Değişik Gözle” kitabıyla Sait Faik Hikâye Armağanı'nı kazandı. O yıl avukatlığı bırakarak kendi imkanları ile Paris'e gitti.
1957-1959 yıllarında Türkiye'nin Paris Büyükelçiliği Basın Ataşeliği'nde çalıştı. Paris yılları "Aşk Duvarı" ve "Zorla İspanyol" gibi bazı oyunlarına ve kimi hikayelerine kaynaklık etti. 1959'da "hayatını edebiyat adamı olarak kazanma" kararıyla yurda döndü; İstanbul'a yerleşti. 1959 - 1963 yıllarında İstanbul Radyosu'nda redaktörlük yaptı. İlk romanı "Tütün Zamanı", 1959'da tefrika edildi.
1960 yılında hariciyeci Berrin Teksoy ile evlenen sanatçı, 1963'ten sonra yaşamını roman ve oyun yazarlığı ile sürdürdü. Eşinin işi nedeniyle 1963-1965'te Tel Aviv ve Paris'te bulundu. Necati Cumalı'nın yazdığı bazı yazılar nedeniyle 1966'da eşi Berrin Hanım görevinden alınınca İstanbul'a yerleştiler. 1967'den itibaren Makedonya, ABD, Sovyetler Birliği, Bulgaristan İran, Yunanistan, Almanya, Çekoslovakya, Finlandiya'ya yurtdışı geziler yaptı. Bu geziler eserlerinin oluşmasında etkili oldu.
Makedonya 1900” ile 1970 yılında ikinci kez Sait Faik Hikaye Armağanı'nı, “Yağmurlu Deniz” adlı kitabıyla Türk Dil Kurumu 1969 Şiir Ödülü'nü, “Dün Neredeydiniz” adlı oyunuyla Kültür Bakanlığı 1981 Tiyatro Ödülü'nü, “Tufandan Önce” kitabıyla 1984 Yeditepe Şiir Armağanı’nı, “Viran Dağlar” romanı ile 1995 Orhan Kemal Roman Armağanı, Yunus Nadi Roman Ödülü ve Ömer Asım Aksoy Ödülü'nü kazandı. Türk tiyatrosuna katkılarından dolayı kendisine 2000 yılında Tiyatro Yazarlar Derneği tarafından “Onur Ödülü” verildi.
10 Ocak 2001 tarihinde yakalandığı karaciğer kanserinden kurtulamayarak İstanbul'da hayata veda etti. Cenazesi, Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi.
Ölümünden sonra 2001 yılı “Şiir Büyük Ödülü”’ne değer bulundu ve ödülü eşi Berrin Cumalı'ya sunuldu. Urla'da çocukluğunu geçirdiği ve "Anı ve Kültür Evi" olarak ziyarete açılmış; İstanbul'un Beşiktaş ilçesinde Vişnezade Şairler Parkı'na heykeli dikilmiştir Urla'da her yıl 10 Ocak'ta anılmaktadır.

Eserler 

Öykü 

  • Yalnız Kadın (1955)
  • Değişik Gözle (1956)
  • Susuz Yaz (1962)
  • Ay Büyürken Uyuyamam (1969)
  • Makedonya 1900 (1976)(1978'de Dilâ Hanım adıyla yeniden yayımlandı)(Filme alındı)
  • Kente İnen Kaplanlar (1976)
  • Revizyonist (1979)
  • Yakup'un Koyunları (1979)
  • Aylı Bıçak (1981) ("Uzun Bir Gece" adıyla ikinci basım 1991)

Roman

  • Tütün Zamanı (1959) (1971'de "Zeliş" adıyla yeniden basıldı)
  • Yağmurlar ve Topraklar (1973)
  • Acı Tütün (1974)
  • Aşk da Gezer (1975)
  • Üç Minik Serçem (1990)
  • Viran Dağlar (1994)

Oyun 

  • Boş Beşik (1949)
  • Mine (1959)
  • Nalınlar (1962)
  • Derya Gülü (1963)
  • Yaralı Geyik
  • Oyunlar 1: Boş Beşik, Ezik Otlar, Vur Emri (1969)
  • Oyunlar 1: Susuz Yaz, Tehlikeli Güvercin, Yeni Çıkan Şarkılar Ya da Juliette (1969)
  • Oyunlar 3: Nalınlar, Masalar, Kaynana Ciğeri (1969)
  • Oyunlar 4: Derya Gülü, Aşk Duvarı, Zorla İspanyol (1969)
  • Oyunlar 5: Gömü, Bakanı Bekliyoruz, Kristof Kolomb'un Yumurtası (1973)
  • Oyunlar 6: Mine, Yürüyen Geceyi Dinle, İş Karar Vermekte (1977)
  • Yaralı Geyik (1981)
  • Dün Neredeydiniz ((1983)
  • Vatan Diye Diye (1990)
  • Devetabanı (1992)

Ödülleri 

1957 Sait Faik Hikaye Armağanı (Değişik Gözle adlı kitabıyla)
1969 Türk Dili Kurumu Şiir Ödülü (Yağmurlu Deniz adlı kitabıyla)
1970 Sait Faik Hikaye Armağanı (Makedonya 1900 adlı kitabıyla)
1984 Yeditepe Şiir Ödülü (Bütün Şiirleri I ile)
1995 Yunus Nadi Ödülü (Viran Dağlar romanı ile)
1995 Orhan Kemal Ödülü (Viran Dağlar romanı ile)
1995 1. Ömer Asım Aksoy Ödülü (Viran Dağlar romanı ile)
2000 Tiyatro Yazarlar Derneği Onur Ödülü (Türk tiyatrosuna katkılarından dolayı)
2001 P.E.N Yazarlar Derneği Şiir Büyük Ödülü

Şiir 

  • Kızılçullu Yolu
  • Harbe Gidenin Şarkıları
  • Mayıs Ayı Notları
  • Güzel Aydınlık
  • Denizin Yükselişi
  • İnbatla Gelen
  • Güneş Çizgisi
  • Yağmurlu Deniz
  • Başaklar Gebe
  • Ceylan Ağıdı
  • Ay Güneş
  • Bozkırda Bir Atlı
  • Yarasın Beyler
  • Bütün Şiirleri
  • Aşklar ve Yalnızlıklar, Toplu Şiirleri I
  • Kısmeti Kapalı Gençlik, Toplu Şiirleri II

Hatıra

  • Yeşil Bir At Sırtında (1978)

Senaryo 

  • Bağımsızlı ya da Ölüm (1990)

Deneme 

  • Niçin Aşk (1971)
  • Senin İçin Ey Demokrasi (!976)
  • Etiler Mektubu (1982)
  • Niçin Af? (1989)
  • Şiddet Ruhu (1998)
  • Ulus Olmak (Atatürk Denemeleri) (1995)

İnceleme 

  • Muzaffer Tayyip Uslu, Şiirleri, Yazıları ve Kendisi için Yazılanlar (1956)
  • Guillaume Apollinaire, Yaşamıi Sanatı ve Şiirleri (1986)