26 Nisan 2017 Çarşamba

Alexander Nikolayevich Scriabin

 (Rusça: Александр Николаевич Скрябин, Aleksandr Nikolayeviç Skriabin) (d. 6 Ocak 1872 [eski Rus takvimine göre 25 Aralık 1871] – ö. 27 Nisan 1915, Moskova), bir Rus besteci ve piyanist.
Scriabin erken modern besteciler arasında en çok yenilikçi ve çok özel dürümlü bir piyanist ve besteci olarak tanımlanmıştır. Kariyerinin başlangıcindea Scriabin, Fredric Chopin'den ilham alarak çok lirik karakterli ama kendine özel tonlu müzik bestelemiştir. Ama, Arnold Schönberg'in yeniliklerinden habersiz ve bağımsız olarak, kabul mistisizm akımına dayanarak, gittikçe müziğini atonal olarak bestelemiş ve bu nedenle 12-tonlu kompozizyon ve şerial müzik akımlarının öncülüğünü yapmıştır. Rus Sembolist akımı bestecileri arasında önde giden bir besteci olarak da görülebilmektedir..

 

Yaşamı

İyi bir piyanist olan annesi çok erken yaşta öldüğü ve babası diplomat olarak yurt dışında bulunduğu için Scriabin teyzesinin yanında büyüdü. Teyzesi onu bakımının yanında müzikal yetilerinin geliştirmesine de önem verdi. 1888’de Moskova Konservatuatına alınan Scriabin, orada Sergej Tanejew ve W. Safonow ile çalıştı. 1892’de en iyi derece ile mezun olduktan sonra piyanist ve besteci olarak ismini duyurmaya başladı.
Kariyerindeki ile çıkışı ona uluslararası turneler organize eden ve müziği ile bir menajer gibi koruyup ilgilenen M.Belajew sayesinde elde etti. 1898’de Scriabin öğrenim gördüğü yerde piyano öğretmeni olarak çalışmaya başlasa da 5 yıl sonra kendisini hiçbir şey tarafından kısıtlanmadan bestelerine, enstrumanına ve konserlerine adayabilmek için ayrıldı. Uğruna eşinden ve çocuklarından ayrılıp 1905’te evlendiği Tatjana Schljozer ile uzun süre batıda yaşadıktan sonra İsviçre’ye yerleşti.
1908’de Brüksel’e taşındı. Artmakta olan ününden haberdar idi. 1906-1907’de genişletilmiş bir turne sayesinde bu ününü Amerika kıtasına da taşıma imkânı buldu. Bu esnada Scriabin gittikçe daha çok ruhani ve sufi fikir ve taslaklarla uğraşmaya başlamıştı. 1910’de tekrar geldiği Moskova’da özenle büyük bir Teozofik eser üzerinde çalışmaya başladı. Bir kan zehirlenmesinin sebep olduğu ani ölümü eserini bitirebilmesine engel oldu.
Moskova’daki son yıllarında sembolistlere yakın oldu. Birçok piyano eseri ve senfoni yazdı. İlk dönem eserleri Chopin geleneğinde olsa da daha sonraki yıllarda Scriabin, Messiaen gibi 12 Ton müziğine kadar giden yeni modal düzenlemeler keşfetti. Artık Scriabin’e Nietsche, Bergson ve teosofiden etkilenen felsefi fikirlerini ifade edebilmek için müzik yetmemeye başlamıştı. 1908-10 arasında yazdığı senfonik şiir Prometheus’da ilk kez renkli-piyano’yu (Farbenklavier) kullanmış, eserin 1915’de New York’daki galası dünyadaki ilk ışık şovu olmuştur.
Hayatının son döneminde gittikçe daha çok vakit ayırıp tasarladığı eser, multimedyal bir ‘Muamma’ üzerinde çalıştı. Hareketli mimari, dans, koku, renk, ton ve kelimelerden oluşan ve tüm düzeylere hitap edebilecek olan bir senfoni olacak olan bu eser Hindistan’da yarım küre şeklindeki bir tapınakta 7 günlük bir ayin ile gerçekleştirilecekti. Scriabin’in yalnız‚ Planlı Bir Duruşma’nın sözleri ile bazı müzikal fikirlerin taslağını hazırlayabildiği bu ütopik projenin katılanları yüce bir farkındalığa, kozmik bir bilince ulaştırması gerekiyordu. Scriabin, döneminin bir çocuğu olarak kendisini gittikçe bir çeşit sanat mesihi olarak hissetmiş ve başlarını yaşadığı I. Dünya Savaşı'yla sonuçlanan dünyadaki genel karışıklığı sezmişti.

Kaynakça

  1. ^ Piyano: Jennifer Castellano

Dış bağlantılar

    Prélude Op. 11, No. 1 : Prélude Op. 11, No. 2 :

0 yorum:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.